43- "138 Sanatçı 500 Eser" Yılın En Büyük İlk Tablo Müzayedesi
KATEGORİ KISMINDAN SANATÇILARA ULAŞABİLİRSİNİZ :)
Antikalarım.com'dan Herkese Merhabalar.
-Müzayede komisyonu %15'dir
-İptal Veya Cayma Durumunda Toplam Tutarın %30'unu Ödemek Zorundasınız.
MÜZAYEDE AÇIKLAMASI
Pey verebilmek ve canlı müzayedelerimize katılabilmeniz için üye olmanız veya üye girişi yapmanız gerekmektedir
Değerli Antikalarım.com ailesi;
Sizin için özenle hazırlamış olduğumuz ve sizlere sanatı sanatla sunduğumuz "138 Sanatçı 500 Eser" Müzayedemize hepiniz hoş geldiniz :)
Müzayedemiz antikalarim.com adresimizde 31/12/2023 günü yayına girmiş olup, 07/01/2024 Pazar günü saat 15:30’a kadar pey alımına devam etmektedir.
07/01/2024 PAZAR günü saat 15:30'da ise canlı online müzayedemiz, antikalarim.com adresimizde başlayacaktır.
-KAZANDIĞINIZ ESERLERİ ARTIK KREDİ KARTIYLA ÖDEYEBİLİRSİNİZ :)
Not:
-Kazanılan eserlerin ödemesi 7 iş günü içinde yapılmadığı taktirde hukuki işlem başlatılacaktır. Özel durumları firmamıza bildiriniz.
-Eserlerin fotoğraflarını incelerken, daha net bir görüntü için ekran parlaklığınızı açmanızı öneririz.
-Eserlerin ölçülerini dikkatlice okumanızı rica ederiz.
-Açık artırmadan alınan eserler kesinlikle geri iade edilemez.
Bizimle +905366612464 numaralı Antikalarım.com whatsapp hattından 7/24 iletişime geçebilirsiniz.
Eser teslimi ile ilgili bilgilendirme:
Değerli üyemiz, kazanmış olduğunuz eserler, canlı müzayede bittikten hemen sonra ekip arkadaşlarımız tarafından size ulaşması için özenle hazırlanacaktır.
Kazanmış olduğunuz eserlerin toplam tutarını tarafımıza ilettikten sonra, eserleriniz en kısa zamanda anlaşmalı olduğumuz “Yurtiçi Kargo” firmasına teslim edilecektir.
Eserlerinizin kargo firmasına teslimi yapıldıktan sonra tarafınıza ulaşması ortalama “2-3” iş günüdür.
Saygılarımızla:
Antikalarım.com
Suna Özkalan
Kağıt Üzeri Pastel Boya
25x35 cm
Suna Özkalan
1936 yılında Kayseri'de doğan bir sanatçıdır. Resim çalışmalarına 1965 yılında Türk-Amerikan Derneği'nin resim kurslarıyla başlamıştır. Bu kurslar süresince Lütfü Günay ve Refik Epikman'dan resim, Profesör Lingren'den gravür dersleri almıştır.
Sanatçı, 1968 yılında İmren Erşen, Necla Özbay, Nurtaç Özler, Gülsen Erdoğan ve Sezen Palabıyık ile birlikte Altılar Grubu'nu kurmuş, daha sonra Tayyar Eren ve Lütfü Çetin de gruba katılmıştır.
Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası'nın provalarını izlerken resim yapmış ve aynı zamanda Lütfü Günay ile başladığı soyutlama çalışmalarını sürdürmüştür. Sanatçının bu süreçteki yaşamına dair daha fazla bilgiye ulaşmak mümkün olmamıştır.
Ersan Ateşer
Duralit Üzeri Yağlı Boya
25x22 cm
Ersan Ateşer
İstanbul'da yaşayan fırçası kuvvetli ressam, dünyanın birçok ülkesinde resimleri sergilenmektedir.
1962 İstanbul doğumlu olan sanatçı uzun yıllar kendi şirketiyle reklam sektöründe başarılı ve yaratıcı işlere imza attı. 1990 sonrası resim çalışmalarına daha fazla odaklanan sanatçı üretimine İstanbul Sultanahmet’deki atölyesinde devam etti.
Empresyonizm akımını benimseyen sanatçı eserleriyle kısa sürede birçok ulusal ve uluslararası platformda sanatseverlerin ilgisini çekti. Amerika ve İngiltere’de özel koleksiyonlarda eserleri bulunan sanatçı çalışmalarına İstanbul ve Tekirdağ Kumbağ’da bulunan atölyelerinde devam etmektedir.
Ersan Ateşer
Duralit Üzeri Yağlı Boya
30x21 cm
Ersan Ateşer
İstanbul'da yaşayan fırçası kuvvetli ressam, dünyanın birçok ülkesinde resimleri sergilenmektedir.
1962 İstanbul doğumlu olan sanatçı uzun yıllar kendi şirketiyle reklam sektöründe başarılı ve yaratıcı işlere imza attı. 1990 sonrası resim çalışmalarına daha fazla odaklanan sanatçı üretimine İstanbul Sultanahmet’deki atölyesinde devam etti.
Empresyonizm akımını benimseyen sanatçı eserleriyle kısa sürede birçok ulusal ve uluslararası platformda sanatseverlerin ilgisini çekti. Amerika ve İngiltere’de özel koleksiyonlarda eserleri bulunan sanatçı çalışmalarına İstanbul ve Tekirdağ Kumbağ’da bulunan atölyelerinde devam etmektedir.
Ersan Ateşer
Duralit Üzeri Yağlı Boya
30x21 cm
Ersan Ateşer
İstanbul'da yaşayan fırçası kuvvetli ressam, dünyanın birçok ülkesinde resimleri sergilenmektedir.
1962 İstanbul doğumlu olan sanatçı uzun yıllar kendi şirketiyle reklam sektöründe başarılı ve yaratıcı işlere imza attı. 1990 sonrası resim çalışmalarına daha fazla odaklanan sanatçı üretimine İstanbul Sultanahmet’deki atölyesinde devam etti.
Empresyonizm akımını benimseyen sanatçı eserleriyle kısa sürede birçok ulusal ve uluslararası platformda sanatseverlerin ilgisini çekti. Amerika ve İngiltere’de özel koleksiyonlarda eserleri bulunan sanatçı çalışmalarına İstanbul ve Tekirdağ Kumbağ’da bulunan atölyelerinde devam etmektedir.
Javad Ghaffari
Şırınga Tekniği ile Duralit Üzeri Akrilik Boya
Çap: 60 cm
İranlı ressam Javad Ghaffari
Pandemi öncesi İran'dan Türkiye'ye taşınmıştır. Sanatsal çalışmalarında kullanmış olduğu sıra dışı "şorre" tekniği ile öne çıkmaktadır.
İran'daki ekonomik zorluklar sebebiyle birkaç eserini alıp İstanbul'a gelen Ghaffari, bir arkadaşının tavsiyesi üzerine Van'a gitmiştir. Van'ın misafirperver ortamından etkilenen Ghaffari, kente yerleştikten sonra sanatsal üretimlerine odaklanmıştır.
İran Tebriz'deki Sanat Üniversitesi'nde öğretim üyesi olarak çalışmadan önce, Ghaffari resim yaparken kullandığı ve "şırınga tekniği" olarak bilinen "şorre" tekniği ile bilinmektedir. Geçtiğimiz yılın Temmuz ayında Van'da bir sanat galerisinde "Anneler" temalı sergisini düzenleyen Ghaffari, daha sonra Van'ın tarihi yapılarını resmettiği tablolarını sergilemek istemiş, ancak resimlerine ilgi gösteren yetkili kurumlardan yeterli ilgiyi görememiştir.
Ghaffari, kendi geliştirdiği şorre tekniğinin, boyayı doğrudan şırıngayla tuval üzerine aktararak, renkleri daha canlı ve içlerinde ışık gibi etkiler yaratmayı hedeflediğini belirtmiştir.
Javad Ghaffari
Duralit Üzeri Akrilik Boya "Beyoğlu"
Çap: 60 cm
İranlı ressam Javad Ghaffari
Pandemi öncesi İran'dan Türkiye'ye taşınmıştır. Sanatsal çalışmalarında kullanmış olduğu sıra dışı "şorre" tekniği ile öne çıkmaktadır.
İran'daki ekonomik zorluklar sebebiyle birkaç eserini alıp İstanbul'a gelen Ghaffari, bir arkadaşının tavsiyesi üzerine Van'a gitmiştir. Van'ın misafirperver ortamından etkilenen Ghaffari, kente yerleştikten sonra sanatsal üretimlerine odaklanmıştır.
İran Tebriz'deki Sanat Üniversitesi'nde öğretim üyesi olarak çalışmadan önce, Ghaffari resim yaparken kullandığı ve "şırınga tekniği" olarak bilinen "şorre" tekniği ile bilinmektedir. Geçtiğimiz yılın Temmuz ayında Van'da bir sanat galerisinde "Anneler" temalı sergisini düzenleyen Ghaffari, daha sonra Van'ın tarihi yapılarını resmettiği tablolarını sergilemek istemiş, ancak resimlerine ilgi gösteren yetkili kurumlardan yeterli ilgiyi görememiştir.
Ghaffari, kendi geliştirdiği şorre tekniğinin, boyayı doğrudan şırıngayla tuval üzerine aktararak, renkleri daha canlı ve içlerinde ışık gibi etkiler yaratmayı hedeflediğini belirtmiştir.
Saeed Aghanejad
Duralit Üzeri Akrilik Boya "Minik İnsanlar Serisi"
21x30 cm
Saeed Aghanejad
Duralit Üzeri Akrilik Boya "Minik İnsanlar Serisi"
21x30 cm
Muzaffer Akyol
Kağıt Üzeri Karışık Teknik Çift Resim İkili Set
35x24 cm
Muzaffer Akyol
Aslen Trabzonlu olup, 1945 yılında Nuriye Hanım'ın 12 çocuğundan biri olarak dünyaya gelmiştir. Küçük yaşlarda ailesiyle birlikte Trabzon'da büyümüş ve resim tutkusuyla genç yaşlarda tanışmıştır.
Çocukluğunda çevresinde gördükleri ve fark ettikleri, onun entelektüel merakını beslemiştir. Özellikle dedesiyle cami ziyaretleri, gördüğü çizimler ve süslemeler, onun resme olan ilgisini artıran ilk etkenlerden olmuştur. Bu etkilerle eve döndüğünde, çeşitli malzemeler kullanarak gördüklerini taklit etmeye çalışmıştır.
Resme olan tutkusu, hayatının ilerleyen dönemlerinde aldığı kararları etkilemiştir. İlkokuldan sonra öğretmen lisesine devam etmiş, ancak resim yapma tutkusu hiç dinmemiştir. Bu tutku onu, Trabzon'un köylerinden İstanbul'a taşımıştır. 1968 yılında, 23 yaşında iken Devlet Güzel Sanatlar Akademisi'nin Yüksek Resim bölümüne kaydolmuş ve sanat yolculuğuna resmi eğitimle devam etmiştir.
Akademik yaşamında, çeşitli atölyelerde zaman geçirmiştir. Diğer öğrencilerin tek bir atölyede eğitim almasına karşın, kendisi farklı bakış açıları kazanmak amacıyla değişik biçimler, teknikler ve görüşler arayışına girmiştir. Bu çok yönlü bakış açısı, ilerleyen yıllarda kendi özgünlüğünü bulmasına yardımcı olmuştur. Farklı dinamikleri deneyimleyerek kendisine geniş bir perspektif kazandırmış ve bu farklı unsurları kendi iç dünyasında yeni formlara dönüştürmüştür.
Saeed Aghanejad
Duralit Üzeri Akrilik Boya "Minik İnsanlar Serisi"
21x30 cm
Saeed Aghanejad
Duralit Üzeri Akrilik Boya "Minik İnsanlar Serisi"
21x30 cm
Saeed Aghanejad
Duralit Üzeri Akrilik Boya "Minik İnsanlar Serisi"
21x30 cm
Saeed Aghanejad
Duralit Üzeri Akrilik Boya "Minik İnsanlar Serisi"
21x30 cm
Saeed Aghanejad
Duralit Üzeri Akrilik Boya "Minik İnsanlar Serisi"
21x30 cm
Saeed Aghanejad
Duralit Üzeri Akrilik Boya "Minik İnsanlar Serisi"
21x30 cm
Saeed Aghanejad
Duralit Üzeri Akrilik Boya "Minik İnsanlar Serisi"
21x30 cm
Saeed Aghanejad
Duralit Üzeri Akrilik Boya "Minik İnsanlar Serisi"
21x30 cm
Saeed Aghanejad
Duralit Üzeri Akrilik Boya "Minik İnsanlar Serisi"
21x30 cm
Şenay Arduç
Tuval Üzerü Akrilik Boya "Neşeli Şarkı Serisi"
25x30 cm
Şenay Arduç
1997 yılında İstanbul Üsküdar'da doğmuştur. Lisans eğitimini Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon alanında tamamlamıştır. Sanat eğitimi almak için 2007-2012 yılları arasında IMOGA İstanbul Grafik Sanatlar Müzesi'nde özgün baskı eğitimi almış, ardından 2012-2014 yılları arasında Don Kişot Sanat'ta kara kalem eğitimi almıştır.
Sanatçı, eserlerinde pozitif düşünceleri yaymayı amaçlamıştır. Resimlerinde resim ve sevginin ortak yanı olan iyileştiriciliği temel tema olarak işlemiştir.
Saeed Aghanejad
Duralit Üzeri Akrilik Boya "Minik İnsanlar Serisi"
21x30 cm
Saeed Aghanejad
Duralit Üzeri Akrilik Boya "Minik İnsanlar Serisi"
21x30 cm
Saeed Aghanejad
Duralit Üzeri Akrilik Boya "Minik İnsanlar Serisi"
21x30 cm
Saeed Aghanejad
Duralit Üzeri Akrilik Boya "Minik İnsanlar Serisi"
21x30 cm
Saeed Aghanejad
Duralit Üzeri Akrilik Boya "Minik İnsanlar Serisi"
21x30 cm
Saeed Aghanejad
Duralit Üzeri Akrilik Boya "Minik İnsanlar Serisi"
21x30 cm
Saeed Aghanejad
Duralit Üzeri Akrilik Boya "Minik İnsanlar Serisi"
21x30 cm
Saeed Aghanejad
Tuval Üzeri Tükenmez Kalem "Atatürk Portresi"
40x70 cm
İbrahim Tayfur
Tuval Üzeri Yağlı Boya
50x70 cm
İbrahim Tayfur
1971 yılında Adana'da doğdu. Sanat yolculuğuna başlamadan önce Hacettepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümü'nden mezun oldu. Sanat kariyeri boyunca sekiz kişisel sergi düzenledi ve birçok karma sergi ile etkinliğe katıldı. Eserleri, yurt içi ve yurt dışındaki özel koleksiyonlarda yer almaktadır.
Sanat anlayışı, günlük yaşamın unsurlarını temel alarak evrensel kavramlarla ilişkilendirmeye dayanır. Eserlerinde hız, zaman, yaşam, aşk, sevgi gibi evrensel konuları işler. Desen olarak alt yapıda bulunan ve dikkat çeken öğeler, yarı soyut bir dilde öne çıkan çizgi, grafik anlatım ve figürlerdir. Genellikle tek renkli (monokrom) bir yapı kullanır.
Tayfur'un eserlerindeki bu öğeler, ilk bakışta görünür ancak tek tek belirgin bir şekilde öne çıkmazlar. Sanatçının asıl hedefi, bu öğelerle doğrudan bir ilişki kurmak değildir; bunlar, Tayfur'un temelini oluşturmak istediği "tema"nın dolaylı ve gerekli unsurlarıdır. Bu öğeler, çoğunlukla çizgisel bir yapıda ve zaman zaman kısmi renk lekeleriyle tuval üzerinde değişken bir şekilde dağılır, belirli tekrarlarla hareket oluşturur.
Çizgisel tekrarlar bütünsel olmayabilir ancak ritmik bir düzen oluşturur. Arka planda kalan çizgiler, hareketlilik oluştururken asimetrik ancak dengeli çizgisel formlarla ritmik bir düzen sağlar. Bu ritim, izleyiciyi "hız zaman yaşam" karmaşasının merkezine çekmeyi amaçlar.
Tayfur'un eserlerinde hakim olan ritim, çizgi, grafik anlatım, figürler ve kısmi renk kullanımıyla birlikte tuvalin tamamını etkiler. İzleyici, yapı taşlarını fark etse de bunların hepsi, etkileyici ritmi oluşturmak için hizmet eder.
Sanatçı, resim araçlarını (çizgi, form, leke, desen, renk, düzenleme) kullanarak günümüz toplumunun hızla değişen yaşam biçimlerine dikkat çeker. Bu eşsiz kent ve değerlerine, geçmişten günümüze taşıdıklarına bir saygı duruşuyla yaklaşırken, sanatçı duyarlılığıyla özgün ve etkili bir resim dili kullanır. Kendi yaşadığı kentinin özgünlüğüne ve sanatsal değerine vurgu yaparak, sanatın sorumluluk taşıyan gücünü yansıtır.
Merve Akman
Tuval Üzeri Akrilik Boya "Buhran Serisi"
70x70 cm
Merve Akman
Sanat kariyerine 2009 yılında Eskişehir Anadolu Üniversitesi Güzel Sanatlar Bölümü'nden mezun olduktan sonra grafik alanında çalışarak başlamıştır. Grafik ajanslarında çalıştıktan sonra öğretmenlik yapmaya başlamıştır. Öğretmenlik yıllarında sulu boya çalışmalarına olan ilgisi devam etmiş ve bu tekniği, yaşam enerjisi olarak nitelendirmiştir.
2015 yılında çocuğunun doğumuyla birlikte çocuk kitapları ve illüstrasyonlarına ilgi duymaya başlayan Akman, kendi yazdığı altı kitabı dahil olmak üzere 11 kitabın resimlemesini gerçekleştirmiştir. İllüstrasyon çalışmalarıyla birlikte çocuk dergilerinde de çalışmaları yayımlanmıştır. Aynı zamanda Lokum dergisinde düzenli olarak çizimler yapmaktadır.
Sanatçı, sulu boya çalışmalarının yanı sıra illüstrasyon, dijital çalışmalar ve tuval üzerine akrilik çalışmalarıyla da ilgilenmektedir. Tuval üzerine akrilik çalışmalarında, "buhran", "karanlık" ve "hayaller" gibi serilerle sanatseverlerin karşısına çıkmıştır. Her bir eserinin kendine özgü bir hikayesi olduğuna inanan Akman, resimlerinin isimleriyle birlikte izleyicide oluşturduğu izlenimlere önem vermektedir.
Merve Akman, İzmir'de sanat çalışmalarına devam etmekte olup, farklı teknikleri bir arada kullanarak özgün ve çeşitli eserler ortaya koymaktadır.
İbrahim Tayfur
Tuval Üzeri Yağlı Boya
50x70 cm
İbrahim Tayfur
1971 yılında Adana'da doğdu. Sanat yolculuğuna başlamadan önce Hacettepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümü'nden mezun oldu. Sanat kariyeri boyunca sekiz kişisel sergi düzenledi ve birçok karma sergi ile etkinliğe katıldı. Eserleri, yurt içi ve yurt dışındaki özel koleksiyonlarda yer almaktadır.
Sanat anlayışı, günlük yaşamın unsurlarını temel alarak evrensel kavramlarla ilişkilendirmeye dayanır. Eserlerinde hız, zaman, yaşam, aşk, sevgi gibi evrensel konuları işler. Desen olarak alt yapıda bulunan ve dikkat çeken öğeler, yarı soyut bir dilde öne çıkan çizgi, grafik anlatım ve figürlerdir. Genellikle tek renkli (monokrom) bir yapı kullanır.
Tayfur'un eserlerindeki bu öğeler, ilk bakışta görünür ancak tek tek belirgin bir şekilde öne çıkmazlar. Sanatçının asıl hedefi, bu öğelerle doğrudan bir ilişki kurmak değildir; bunlar, Tayfur'un temelini oluşturmak istediği "tema"nın dolaylı ve gerekli unsurlarıdır. Bu öğeler, çoğunlukla çizgisel bir yapıda ve zaman zaman kısmi renk lekeleriyle tuval üzerinde değişken bir şekilde dağılır, belirli tekrarlarla hareket oluşturur.
Çizgisel tekrarlar bütünsel olmayabilir ancak ritmik bir düzen oluşturur. Arka planda kalan çizgiler, hareketlilik oluştururken asimetrik ancak dengeli çizgisel formlarla ritmik bir düzen sağlar. Bu ritim, izleyiciyi "hız zaman yaşam" karmaşasının merkezine çekmeyi amaçlar.
Tayfur'un eserlerinde hakim olan ritim, çizgi, grafik anlatım, figürler ve kısmi renk kullanımıyla birlikte tuvalin tamamını etkiler. İzleyici, yapı taşlarını fark etse de bunların hepsi, etkileyici ritmi oluşturmak için hizmet eder.
Sanatçı, resim araçlarını (çizgi, form, leke, desen, renk, düzenleme) kullanarak günümüz toplumunun hızla değişen yaşam biçimlerine dikkat çeker. Bu eşsiz kent ve değerlerine, geçmişten günümüze taşıdıklarına bir saygı duruşuyla yaklaşırken, sanatçı duyarlılığıyla özgün ve etkili bir resim dili kullanır. Kendi yaşadığı kentinin özgünlüğüne ve sanatsal değerine vurgu yaparak, sanatın sorumluluk taşıyan gücünü yansıtır.
İbrahim Tayfur
Tuval Üzeri Yağlı Boya
50x50 cm
İbrahim Tayfur
1971 yılında Adana'da doğdu. Sanat yolculuğuna başlamadan önce Hacettepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümü'nden mezun oldu. Sanat kariyeri boyunca sekiz kişisel sergi düzenledi ve birçok karma sergi ile etkinliğe katıldı. Eserleri, yurt içi ve yurt dışındaki özel koleksiyonlarda yer almaktadır.
Sanat anlayışı, günlük yaşamın unsurlarını temel alarak evrensel kavramlarla ilişkilendirmeye dayanır. Eserlerinde hız, zaman, yaşam, aşk, sevgi gibi evrensel konuları işler. Desen olarak alt yapıda bulunan ve dikkat çeken öğeler, yarı soyut bir dilde öne çıkan çizgi, grafik anlatım ve figürlerdir. Genellikle tek renkli (monokrom) bir yapı kullanır.
Tayfur'un eserlerindeki bu öğeler, ilk bakışta görünür ancak tek tek belirgin bir şekilde öne çıkmazlar. Sanatçının asıl hedefi, bu öğelerle doğrudan bir ilişki kurmak değildir; bunlar, Tayfur'un temelini oluşturmak istediği "tema"nın dolaylı ve gerekli unsurlarıdır. Bu öğeler, çoğunlukla çizgisel bir yapıda ve zaman zaman kısmi renk lekeleriyle tuval üzerinde değişken bir şekilde dağılır, belirli tekrarlarla hareket oluşturur.
Çizgisel tekrarlar bütünsel olmayabilir ancak ritmik bir düzen oluşturur. Arka planda kalan çizgiler, hareketlilik oluştururken asimetrik ancak dengeli çizgisel formlarla ritmik bir düzen sağlar. Bu ritim, izleyiciyi "hız zaman yaşam" karmaşasının merkezine çekmeyi amaçlar.
Tayfur'un eserlerinde hakim olan ritim, çizgi, grafik anlatım, figürler ve kısmi renk kullanımıyla birlikte tuvalin tamamını etkiler. İzleyici, yapı taşlarını fark etse de bunların hepsi, etkileyici ritmi oluşturmak için hizmet eder.
Sanatçı, resim araçlarını (çizgi, form, leke, desen, renk, düzenleme) kullanarak günümüz toplumunun hızla değişen yaşam biçimlerine dikkat çeker. Bu eşsiz kent ve değerlerine, geçmişten günümüze taşıdıklarına bir saygı duruşuyla yaklaşırken, sanatçı duyarlılığıyla özgün ve etkili bir resim dili kullanır. Kendi yaşadığı kentinin özgünlüğüne ve sanatsal değerine vurgu yaparak, sanatın sorumluluk taşıyan gücünü yansıtır.
İbrahim Tayfur
Tuval Üzeri Yağlı Boya
70x50 cm
İbrahim Tayfur
1971 yılında Adana'da doğdu. Sanat yolculuğuna başlamadan önce Hacettepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümü'nden mezun oldu. Sanat kariyeri boyunca sekiz kişisel sergi düzenledi ve birçok karma sergi ile etkinliğe katıldı. Eserleri, yurt içi ve yurt dışındaki özel koleksiyonlarda yer almaktadır.
Sanat anlayışı, günlük yaşamın unsurlarını temel alarak evrensel kavramlarla ilişkilendirmeye dayanır. Eserlerinde hız, zaman, yaşam, aşk, sevgi gibi evrensel konuları işler. Desen olarak alt yapıda bulunan ve dikkat çeken öğeler, yarı soyut bir dilde öne çıkan çizgi, grafik anlatım ve figürlerdir. Genellikle tek renkli (monokrom) bir yapı kullanır.
Tayfur'un eserlerindeki bu öğeler, ilk bakışta görünür ancak tek tek belirgin bir şekilde öne çıkmazlar. Sanatçının asıl hedefi, bu öğelerle doğrudan bir ilişki kurmak değildir; bunlar, Tayfur'un temelini oluşturmak istediği "tema"nın dolaylı ve gerekli unsurlarıdır. Bu öğeler, çoğunlukla çizgisel bir yapıda ve zaman zaman kısmi renk lekeleriyle tuval üzerinde değişken bir şekilde dağılır, belirli tekrarlarla hareket oluşturur.
Çizgisel tekrarlar bütünsel olmayabilir ancak ritmik bir düzen oluşturur. Arka planda kalan çizgiler, hareketlilik oluştururken asimetrik ancak dengeli çizgisel formlarla ritmik bir düzen sağlar. Bu ritim, izleyiciyi "hız zaman yaşam" karmaşasının merkezine çekmeyi amaçlar.
Tayfur'un eserlerinde hakim olan ritim, çizgi, grafik anlatım, figürler ve kısmi renk kullanımıyla birlikte tuvalin tamamını etkiler. İzleyici, yapı taşlarını fark etse de bunların hepsi, etkileyici ritmi oluşturmak için hizmet eder.
Sanatçı, resim araçlarını (çizgi, form, leke, desen, renk, düzenleme) kullanarak günümüz toplumunun hızla değişen yaşam biçimlerine dikkat çeker. Bu eşsiz kent ve değerlerine, geçmişten günümüze taşıdıklarına bir saygı duruşuyla yaklaşırken, sanatçı duyarlılığıyla özgün ve etkili bir resim dili kullanır. Kendi yaşadığı kentinin özgünlüğüne ve sanatsal değerine vurgu yaparak, sanatın sorumluluk taşıyan gücünü yansıtır.
Bilgin Çelik
Tuval Üzeri Yağlı Boya
60x80 cm
Bilgin Çelik
1957 yılında Rize-Çayeli doğumludur. Sanat eğitimine İstanbul Atatürk Eğitim Enstitüsü Resim Bölümü'nde başlamış ve 1980 yılında mezun olmuştur. Daha sonra Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümü'nde lisans programını tamamlamıştır (1986). Çeşitli özel ve devlet okullarında öğretmenlik ve yöneticilik yapmıştır. Halen çalışmalarını özel atölyesinde sürdürmektedir.
Sanat dünyasına adım atmak isteyen öğrenciler için güzel sanatlara yönelik öğrenme ve gelişme ortamını sunarak, Ressam Bilgin Çelik deneyimli uzmanlığıyla figür çalışmaları, kompozisyon, sınava yönelik imgesel çizim ve doku yöntemleri gibi çeşitli eğitim konularında rehberlik sağlamaktadır.
Bilgin Çelik
Tuval Üzeri Yağlı Boya
60x80 cm
Bilgin Çelik
1957 yılında Rize-Çayeli doğumludur. Sanat eğitimine İstanbul Atatürk Eğitim Enstitüsü Resim Bölümü'nde başlamış ve 1980 yılında mezun olmuştur. Daha sonra Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümü'nde lisans programını tamamlamıştır (1986). Çeşitli özel ve devlet okullarında öğretmenlik ve yöneticilik yapmıştır. Halen çalışmalarını özel atölyesinde sürdürmektedir.
Sanat dünyasına adım atmak isteyen öğrenciler için güzel sanatlara yönelik öğrenme ve gelişme ortamını sunarak, Ressam Bilgin Çelik deneyimli uzmanlığıyla figür çalışmaları, kompozisyon, sınava yönelik imgesel çizim ve doku yöntemleri gibi çeşitli eğitim konularında rehberlik sağlamaktadır.
Ümmet Karaca
Tuval Üzeri Yağlı Boya
80x60 cm
Ümmet Karaca
1956 yılında Gürcistan’da doğdu.
Sanatçı 1978 yılında başladığı Tiflis Yüksek Ressamlar Okulundan 1982’de mezun oldu. 1987 yılında Gürcistan’ın Tiflis şehrinde ilk kişisel sergisini açtı. 1993’te ise Türkiye’deki ilk kişisel sergisini İstanbul’daki Varol Sanat Galerisinde düzenledi. Sonrasında da İstanbul ve Ankara’da pek çok karma sergiye katılmaya ve kişisel sergiler açmaya devam etti.
Ümmet Karaca genellikle tuval üzeri yağlıboya tekniğiyle yaptığı tablolarında İstanbul temasını işlemektedir. Eserlerinde şehrin sokaklarını, insanlarını, doğasını, sosyal yaşamını klasik bir üslupla resmetmeyi tercih etmektedir. Özellikle Büyükada’dan manzaraları resmetmeyi seven sanatçının eserlerini İzlenimci tarzın içinde de değerlendirebiliriz. Karaca genel olarak şehir manzaralarıyla bilinse de natürmort ve portre de çalışmıştır.
Ümmet Karaca halen İstanbul’da yaşamakta ve sanat çalışmalarını sürdürmektedir.
Fırat Altındal
Tuval Üzeri Yağlı Boya
72x72 cm
Fırat Altındal
1987’de dünyaya geldi. Aydın Yüksel Yalova Güzel Sanatlar Lisesinden sonra Eskişehir Anadolu Üniversitesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümünde okuyup 2009’da mezun oldu. Mezun olduğu yıl Tiyatrocu Ayla Algan’dan drama, oyunculuk, senaryo yazım eğitimi ve genel sanat felsefesi dersleri aldı.
İlk çalışmalarında oto şase boyasını kullanarak, dışavurumcu bir yol izledi. Yapmış olduğu çalışmaları açmış olduğu sergilerde sundu. Günümüzde mitolojiye ilgi duyan sanatçı, sirenler serisi ile farklı bir üsluba yönelik, çalışmalarıyla yeniden sanat severlerin karşısına çıktı. Çalışmalarını İstanbul Silivride sürdürüyor.
Nanubi
Tuval Üzeri Akrilik Boya
40x40 cm
Nanubi
Nanubi'nin sanat dünyasında "Tincikli Kız Serisi" olarak adlandırdığı eserler, Malatya'da "kıvırcık" anlamına gelen "Tincik" kelimesinden esinlenmiştir. Bu seride ressam, kendisini "Tincikli Kız" olarak tasvir ederken, yaşamından gelen hikayeleri tuvale aktarmıştır. Depremle baş etmiş olan sanatçı, o dönemlerde yaşadığı zorlukları ve duyguları, okuyucuya bir yazarın kaleminden çıkmışçasına doğrudan aktarmıştır.
Murat Özcan
Tuval Üzeri Yağlı Boya
50x70 cm
Murat Özcan
1998 yılında Düzce'de doğdu. Eğitim hayatına başladığı süreçten itibaren sanatla iç içe olma tutkusuyla hareket etti.
2012 yılında Düzce 23 Nisan İlköğretim Okulu'ndan mezun oldu ve sanat eğitimine olan ilgisini daha da pekiştirdi. Ardından 2016 yılında Düzce Güzel Sanatlar Lisesi'nden başarıyla mezun oldu, sanat alanındaki yeteneğini geliştirdi.
Sanat eğitimine olan bağlılığını sürdürerek 2020 yılında Eskişehir Anadolu Üniversitesi'nde Resim – İş Öğretmenliği bölümünden mezun oldu. Aynı yıl içerisinde ise Düzce Güzel Sanatlar Enstitüsü'nde Yüksek Lisans programında Resim Bölümü'nde eğitimine devam etme kararı aldı.
Sanatçı, eğitimine paralel olarak pek çok kişisel ve karma resim sergisi ile yarışmalara katılarak ödüller kazandı. En son olarak Uluslararası 4. Bilkent Sanat Festivali'ne katılımcı sanatçı olarak dahil oldu.
Halen sanat yolculuğuna Düzce'deki atölyesinde devam eden sanatçı, yaratıcı çalışmalarına burada devam etmektedir.
Javad Ghaffari
Tuval Üzeri Yağlı Boya
65x65 cm
İranlı ressam Javad Ghaffari
Pandemi öncesi İran'dan Türkiye'ye taşınmıştır. Sanatsal çalışmalarında kullanmış olduğu sıra dışı "şorre" tekniği ile öne çıkmaktadır.
İran'daki ekonomik zorluklar sebebiyle birkaç eserini alıp İstanbul'a gelen Ghaffari, bir arkadaşının tavsiyesi üzerine Van'a gitmiştir. Van'ın misafirperver ortamından etkilenen Ghaffari, kente yerleştikten sonra sanatsal üretimlerine odaklanmıştır.
İran Tebriz'deki Sanat Üniversitesi'nde öğretim üyesi olarak çalışmadan önce, Ghaffari resim yaparken kullandığı ve "şırınga tekniği" olarak bilinen "şorre" tekniği ile bilinmektedir. Geçtiğimiz yılın Temmuz ayında Van'da bir sanat galerisinde "Anneler" temalı sergisini düzenleyen Ghaffari, daha sonra Van'ın tarihi yapılarını resmettiği tablolarını sergilemek istemiş, ancak resimlerine ilgi gösteren yetkili kurumlardan yeterli ilgiyi görememiştir.
Ghaffari, kendi geliştirdiği şorre tekniğinin, boyayı doğrudan şırıngayla tuval üzerine aktararak, renkleri daha canlı ve içlerinde ışık gibi etkiler yaratmayı hedeflediğini belirtmiştir.
Javad Ghaffari
Tuval Üzeri Yağlı Boya
65x65 cm
İranlı ressam Javad Ghaffari
Pandemi öncesi İran'dan Türkiye'ye taşınmıştır. Sanatsal çalışmalarında kullanmış olduğu sıra dışı "şorre" tekniği ile öne çıkmaktadır.
İran'daki ekonomik zorluklar sebebiyle birkaç eserini alıp İstanbul'a gelen Ghaffari, bir arkadaşının tavsiyesi üzerine Van'a gitmiştir. Van'ın misafirperver ortamından etkilenen Ghaffari, kente yerleştikten sonra sanatsal üretimlerine odaklanmıştır.
İran Tebriz'deki Sanat Üniversitesi'nde öğretim üyesi olarak çalışmadan önce, Ghaffari resim yaparken kullandığı ve "şırınga tekniği" olarak bilinen "şorre" tekniği ile bilinmektedir. Geçtiğimiz yılın Temmuz ayında Van'da bir sanat galerisinde "Anneler" temalı sergisini düzenleyen Ghaffari, daha sonra Van'ın tarihi yapılarını resmettiği tablolarını sergilemek istemiş, ancak resimlerine ilgi gösteren yetkili kurumlardan yeterli ilgiyi görememiştir.
Ghaffari, kendi geliştirdiği şorre tekniğinin, boyayı doğrudan şırıngayla tuval üzerine aktararak, renkleri daha canlı ve içlerinde ışık gibi etkiler yaratmayı hedeflediğini belirtmiştir.
Zuzu (Zuhal Neccar)
Tuval Üzeri Akrilik Boya
70x60 cm
Zuzu (Zuhal Neccar)
1993 yılında Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi'ne girdi ve öğrenimine Prof. Devrim Erbil ve Prof. Kemal İskender atölyelerinde devam etti. 1997 yılında Prof. Neş’e Erdok'un atölyesinden mezun oldu. Katıldığı resim yarışmalarında eserleri sergilenmeye değer bulundu.
21 yıl boyunca devlet okullarında (MEB) resim öğretmenliği yaptı. Öğretmenlik görevini sürdürürken bir yandan resim yapmaya devam etti ve 13 kişisel sergi açtı. Emekli olduktan sonra da iki kişisel sergi daha açtı ve fuarlara katılmaya devam etti. Toplamda 15 kişisel sergiye sahip olan sanatçı, birçok karma resim sergisine katıldı. Eserleri kamu ve özel koleksiyonlarda yer almaktadır.
Çalışmalarını İstanbul'daki atölyesinde sürdürmektedir.
Neşe Göre
Tuval Üzeri Akrilik Boya
70x70 cm
Neşe Göre
1990 yılında İstanbul'da doğmuştur. Sanat eğitimine İstasyon Sanat Akademisi'nde başlamıştır. Daha sonra 2007-2011 yılları arasında Işık Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi'nde burslu olarak eğitim alarak lisans derecesini tamamlamıştır. Bu süreçte resim çalışmalarının yanı sıra heykel sanatına da ilgi duymuştur.
Sanatçı, aynı zamanda sektörün önde gelen markalarına aksesuar tasarımcısı olarak çalışarak moda tasarımına olan ilgisini sürdürmüştür. İnsan anatomisine olan ilgisi nedeniyle bir süre dövme sanatçısı olarak çalışarak sanatsal deneyimini genişletmiştir. Neşe Göre'nin resim çalışmaları genellikle saf ve otobiyografik özellikler taşımaktadır.
Neşe Göre
Tuval Üzeri Akrilik Boya
70x70 cm
Neşe Göre
1990 yılında İstanbul'da doğmuştur. Sanat eğitimine İstasyon Sanat Akademisi'nde başlamıştır. Daha sonra 2007-2011 yılları arasında Işık Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi'nde burslu olarak eğitim alarak lisans derecesini tamamlamıştır. Bu süreçte resim çalışmalarının yanı sıra heykel sanatına da ilgi duymuştur.
Sanatçı, aynı zamanda sektörün önde gelen markalarına aksesuar tasarımcısı olarak çalışarak moda tasarımına olan ilgisini sürdürmüştür. İnsan anatomisine olan ilgisi nedeniyle bir süre dövme sanatçısı olarak çalışarak sanatsal deneyimini genişletmiştir. Neşe Göre'nin resim çalışmaları genellikle saf ve otobiyografik özellikler taşımaktadır.